Bitcoin: Is It An Experimental Cryptocurrency Or Solution For Global Economic Swelling?

As everyone knows Bitcoin is popular currency of recent times. Many cryptoconcurrency like this spreading rapidly. On the basis of them algorithm is blockchain. Well, what might bitcoin inventors want to do?

I think there can be two probability that reasonable. One of them bitcoin is economical system experiment worldwide. Another probability is solution for macroeconomic swelling caused from increasing value.

Although it draws an anarchist profile, there are some points where it is managed. That’s why I think probability of second option is higher. If it is, the main question is when will it explode? 2030’s? Maybe.

Bir Korelasyon: Optimizasyon ve Şans

Başarının dengi, optimize edilmiş tercihler ve şansın bağlılaşımıdır. En sade şekilde denklem budur. İslami literatürde tevekkül buna karşılık gelebilir.

Öncelikle optimizasyonun ne olduğunu açıklamakta fayda var. Bu kelimenin Türkçe karşılığı tek kelime olarak mevcut değildir. “En uygun hale getirmek” anlamının etrafında dolanan özgün anlamı vardır. Optimizasyon teorisi ise belirli kısıtlar altında istenen değerin minimumunu yada maksimumunu bulmak veya o değere ulaşmaktır. Optimize etmek budur. Baht ise kişinin aklı ve iradesi dışındadır.

Evvel olarak, gerçekleşen olayları insan için kontrol açısından ikiye ayırmak mümkündür. Kişinin elinde olan ve elinde olmayan olaylar. Başarının ise bu ikisinin içinde gerçekleşen bir korelasyon yani bağlılaşıklıktır. Kişinin kontrolünde olan olaylar için iradesini ortaya koyarak şartları en uygun getirmek gerekirken, kontrolünde olmayan olaylar için ise baht gerekir. Bu açıdan düşünüldüğünde karada gemiler yapmak durumu optimize etmedir. Denizin ayağımıza kadar gelmesi ise bahttır.

Bu bağlılaşım hayatın kontrolünü tamamı ile insana vermez. Tamamı ile de insandan almaz. Tam anlamıyla insanın kaderini kendi çabasına bağlı kılar. Bu çaba ise en optimize sonuçlara ulaşmaktır. Denklemin bireysel açıdan sonuçları böyleyken toplumsal ve tarihsel açıdan bakıldığında ise devinimlere yol açtığı görülmektedir.

Anatolia Virtual Machine

Nowadays, I work on a virtual machine. This machine based on graph and concurrency-focused. I think it is structural and functional. Only my concern is its performance. There are a lot of basics that it need to develop. I gave it Anatolia Virtual Machine name. When I come to certain basis point, I will push repository to GitHub.

Olasılık

Kelimeleri dizsek ardarda kaç faktöriyel eder? Permütasyonları kullansak kaç cümle çıkar? Binlerce yıldır yazılanlar, söylenenler bu sayıya ulaşamadı mı? Hala söylenenler nasıl yeni olabiliyor?

Türeticilik ve Yaratıcılık

Pekala. Yaratıcılık üzerine yazalım biraz. Gerçekten yaratan yaratıcıdan bahsetmiyorum tabii ki de. O halde yaratıcılık demeyelim de türeticilik diyelim. Bu anlamı daha iyi karşılıyor gibi duruyor.

Biz ne kadar çok ilklerle etkileşiyorsak o kadar çok türeticiliğimiz artıyor. Bu ilkler ciddi oranda kavramsal olarak olabiliyor. Yani onuncuya yüzüncüye tekrarlanan bir nesne beynimizde ilk olarak kavramları canlandırabilir. Tabi tekrar sayısı arttıkça bu oran düşer. Yaratıcılık zeka gelişimini de etkiler. Bu yüzdendir ki hayatlarında çok yoğun şekilde ilklere maruz kalan bebeklerin zeka gelişimi yetişkinlere göre daha hızlıdır.

Herkes benliğinden dolayı özgün birey olmak ister.  Başkalaşmak isteyen insan türeticiliği tetik olarak kullanır. Çünkü türetilenler türediklerine benzeseler de aynısı değillerdir ve artık onun aynısı yoktur. Bu da özgünlük kazandırır. Yani türeticilik bireyler için bir tetiktir. Canlandırmak için basılan bir tetik.

İnsanın özgün olmak isteyip bayağı olmak istememesinin temel sebebi ölmek istememesidir. Çünkü bayağı olmanın ölümden bir farkı yoktur. Çünkü ölüler ve bayağılar bilinmez. Bu bilinme isteğidir. Her canlının sahip olduğu dürtüdür yaşama isteği. İnsanlar sosyal canlılar oldukları için sadece biyolojik olarak bir ölüm değil aynı zamanda sosyal olarak da bir ölüm istemezler. Bütün bunlar da türeticiliğin insanı hayatta tutan olduğunu gösterir. Hayat ve türetmek, zaman ve mekan gibi birbirinden ayrılamayacak kavramlardır. Çünkü türetmek kısmi olarak yaratmaktır.

Yaratmak ve hayat arasındaki bu bağlam kapsayıcılıklarından kaynaklanır. En kapsayıcı kavram yaratmaktır. Her fiili kapsar. Bu da tekillik arz eder. Yani yaratıcının tek oluşuna.

My Searches

Hi everybody. I didn’t write since a lot of time. So i decided to write here. Nowadays i search new horizons for my future. I search because this is very seriously topic. Computer science have very kind of area and i have to choise one or two of them. Actually computer’s mean is mathematics. So that it is at everywhere.
I think CV or M2M. My first industrial practice was web coding with PHP but i didn’t like it. Web is dynamic but according to me very soulles. I need to something which is chance world. Like computer vision. Like machine to machine. These are very strongly. But i could not have decided.
Boundary of computer science is creating human brain. But we never reach to there. But we approaching and will approach. Nearest field to that boundary is computer vision. Because thinking and seeing is parallel.
Actually i like to visuals. For examples i draw charcoals, i take photos, i illustrate logo, ect. By the way how are you?

Yapay Beyin

İnsan beynini yazılım olarak geliştirmek mümkün müdür? Yani bayağı bir insan beyninin çalışma şeklini taklit edebilen ve olumlu sonuçlar alınabilecek bir yazılımdan bahsediyorum. Bu soruyu irdelemek için günümüzdeki ikili (binary) yapıdaki bilgisayarların yazılım ve donanım olarak ele alınarak bu işi yapma yetilerinin olup olmadığını anlamak gerekir. Öncelikle bilgisayarların donanım konusunda yıllardan beri çok ilkel ve sığ bir mantık yolu üzerine oturtulduğunu görüyoruz. Bu ilkellik, çeşitliliğin olmasını engelliyor ve makinenin yapabileceklerini kısıtlıyor. Derseniz ki bu tam aksine bilgisayarlarla herşey yapılabiliyor artık, yanılırsınız. Çünkü bu mantık yolu üzerinde oldukça ilerleyen bilgisayar teknolojisi ilerlemesini matematiğe borçludur. Çeşitsizlik de burdan kaynaklanıyor işte. İkili düzenin kullanıldığı bilgisayarlar matematiğin dışında herhangi bir alana yönelemiyorlar. Aritmetik mantık ünitesinde yapılan dört işlem ve mantıksal işlemlerden tutun, ekran kartlarında kullanılan doğrusal cebir işlemlerine, analog ve dijital sinyalleri birbirine dönüştürmek için kullanılan kodlayıcılar ve çözücülerden tutun, sürekli fonksiyonları ayrık yapmak için kullanılan denklemlere kadar bu teknolojinin her noktasında matematik vardır. Çok şükür ki matematik sayesinde oldukça yarar sağlayan bu aletler uç noktalardaki işleri yapabilmektedir. Daha da gelişerek daha fazla işler yapacaktır. Lakin bu yapısı bir insan beyninin yapısından oldukça uzaktır. Bu sebepledir ki yazılabilecek bir beyin yazılımı asla verimli çalışamayacaktır. Belki de onlarca yüzlerce süper bilgisayarın birleşmesiyle anca çalışacaktır. Bu verilimliliği azaltan ise belirttiğim gibi binary bilgisayarların çeşitsizliğidir.

Beyin, içinde çok çeşitli kavramların imgelenebileceği bir nesnedir. Matematik ise sadece belirli kavramların bir araya gelerek oluşturduğu bir disiplinden ibarettir. Matematin kapsadığı kavramlar kümesi beyinde imgelenebilen kavramlar kümesinin içinde kalacağı için binary bilgisayarlarla bir beyin, donanımsal olarak son derece verimsiz olacaktır.

Nasıl bir donanım yapısı beyin yazılımı için uygundur? Bu konuda fikir ihtilafları olabilir. Fakat mukakkaktır ki beyne en çok benzeyen yapı fikri kabul görecektir. Öncelikle içinde nerdeyse tüm devre elemanlarının olduğu minik düğümler gereklidir. Bu düğümlerden milyonlarcasıyla da bir graf oluşturmak şahsımca en makulüdür. Aynı nöron sinaps ilişkisi gibi. Böyle bir donanımın hem maliyeti hem de büyüklüğü fazla olabilir. Fakat yarım asır önce binary bilgisayarların büyüklüğünü ve maliyetini hatırlatmakta yarar var. Bu grafa özel semantiğe sahip bir programlama dili geliştirilirse uygundur. Bu minik düğümler esasen bir bilgisayar olacağı ve milyonlarcası bir arada olacağı için denilebilir ki bilgisayarlar iğne ucundan küçük olmadan beyin yapılamaz. Bu durum somut nesnelerin zaman içerisinde küçülme serüvenine tabiidir. Aynı şekilde de binary bilgisayarlar da tabiidir. Aradaki tek fark mimari yapılarındaki farktır.